wanted55 Moderatör
Mesaj Sayısı : 460 Yaş : 27 Nerden : siz nerden isterseniz ordan:) Seviye: : Ruh hali: : Tuttuğu Takım: : Dinledigi Müzik Türü: : Kayıt tarihi : 23/12/08
MatraxForum Ekstra Kişisel İleti:
| Konu: Lebron James Salı Ara. 30, 2008 11:13 pm | |
| Playoff’larının heyecanı yaşanıyor yaşanmasına ama çok değil sadece bir ay sonra playofflarda Konferans finalistlerinin veya şampiyonlarının belirleneceği maçlar oynanırken 22 Mayıs’da draft lottery’si çekilip 26 Hazirandaki 2003 NBA Draftında ilk sıradan seçim yapacak takım belirlendiğinde gündeme oturacak tek konu seneye bu şanslı takımın kadrosuna katacağı 18 yaşındaki LeBron James olacak.
NBA aslında sadece bir basketbol ligi değil. Müthiş pazarlama stratejileri ile milyarlarca doların aktığı bir çok iş sahası yaratan inanılmaz büyüklükte muazzam bir pazar. Yani sadece 3-4 takımın şampiyonluk mücadelesi verdiği 20-25 oyuncu üzerinde dönen sıradan bir lig değil NBA. Ligde yer alan çok oyuncunun kullandığı ayakkabıdan formaya banttan bilekliğe kadar basketbol severlere parlak spotlar altında yeni alışveriş ve tüketim sahası yaratan büyük bir pazarlama şirketi aslında. Ve bu şirket üzerindeki ilgiyi kaybetmemek yayılma ve pazarlama alanını daha da genişletmek için eski yıldızların süresi dolduğunda yenilerini ortaya çıkartmak adına büyük çalışmalar da yapmakta. (Magic Johnson Michael Jordan Kobe Bryant gibi oyuncuların tüm dünyaca tanınması Yao Ming’i lige dahil edilerek Çin pazarına Amerikan ürünlerinin sokulması gibi.)
NBA’in lise ve üniversite de yetenekleri ile sivrilen oyuncular arasından aile yaşantısı davranışları ve kişiliği ile hayranlık duyulan ideal model oyuncu yaratma yolunda 5-10 yıllık dönemlerde ortaya çıkardığı Dr.J ile başlayan Magic Johnson ve Larry Bird ile devam eden Michael Jordan’la üst noktaya ulaşan Grant Hill (sakatlıklardan dolayı istenilen verim alınamamış ve tekrar Jordan’a dönülmüştü) Kobe Bryant Allen Iverson Kevin Garnett ve Tracy McGrady gibi oyuncularla yürüttüğü bu stratejinin ortaya çıkardığı son oyuncu LeBron James NBA’in ve basketbol dünyasının yeni süperstarı olma yolunda ilerliyor. Önümüzdeki aylarda uzun uzun kendisinden bahsedeceğimiz draft döneminde hemen hemen her dergide görebileceğiniz LeBron James’i size bu ay kısaca tanıtmaya ve özelliklede son oynadığı ve MVP ödüllerini kaptığı 3 geleneksel maça biz göz atalım istedim. Belki kazanan taraf 72-66’lık skorla Carmelo’nun okulu olmuştu ama daha zayıf oyunculardan kurulu Akron’un yıldızı LeBron kendini önemli oyunculara karşı göstermeye başlamıştı. Zaten bu maçta Carmelo’yu izlemeye gelen bir çok NBA scoutcusunun listesinin başına LeBron adı o gün yazıldı. Sezon sonunda LeBron eyaletin sayı krallığında ilk sırayı almıştı almasına ama asıl dikkati çeken istatistikler asist krallığında 2. ribaund krallığında ise 4.olmasında yatıyordu. Son Lise yılı ve genç yaşta popüler olmanın getirdiği sorunlar Yazın bir çok spor dergisine kapak olan James 30 Kasım’da ki sezonun ilk maçında oyundan atılarak tekrar gündeme geldi. Çok şişirildiği ve bu yaşta bu kadar büyütülmeyi kaldıramadığı konuşulurken son derece iyi maçlar çıkartarak tekrar basının ve halkın olumlu ilgisini toplayan James Amerika tarihinde ilk defa bir lise maçının ulusal televizyonda naklen yayınlanmasına bile sebep oldu. Bu maçın uzun bir özetini gördüğümde (bu maç geçen sezon Carmelo’nun takımı olan Oak Hill Lisesiyleydi) ilk izlenimlerim aslında LeBron’un çok abartıldığı yolundaydı. Tamam fiziği kusursuzdu T-Mac tarzında bir oyuncuydu ama çoğu şut seçimi yanlış ayrıca potadan uzaklaştıkça şut yüzdesi de oldukça düşüktü. Belki takımı skor üretemeyince sazı eline almış ve bir pivot gibi potaya sırtı dönük olarak kolay sayılar da üretmişti ama “bumu yani LeBron fenomeni dedikleri şey” diye düşünmeden de edememiştim. Fakat ard arda 2 pozisyonda topla içeri yüklenerek bulduğu sayıları blokladığı bir topun ardından yaptığı muazzam smacı ve maçı çeviren basketleri attığını görünce “evet demek buymuş LeBron James” dedim. | |
|